29 Ağustos 2013 Perşembe

Bakara 2/214

EZBER AYETLERİ


أَمْ حَسِبْتُمْ أَن تَدْخُلُواْ الْجَنَّةَ وَلَمَّا يَأْتِكُم مَّثَلُ الَّذِينَ خَلَوْاْ مِن قَبْلِكُم 
مَّسَّتْهُمُ الْبَأْسَاء وَالضَّرَّاء وَزُلْزِلُواْ حَتَّى يَقُولَ الرَّسُولُ وَالَّذِينَ آمَنُواْ مَعَهُ مَتَى نَصْرُ اللّهِ أَلا إِنَّ نَصْرَ اللّهِ قَرِيبٌ


Em hasibtum en tedhulûl cennete ve lemmâ ye’tikum meselullezîne halev min kablikum messethumul be’sâu ved darrâu ve zulzilû hattâ yekûler resûlu vellezîne âmenû meahu metâ nasrullâh(nasrullâhi), e lâ inne nasrallâhi karîb(karîbun).


1.em hasibtum: yoksa zan mı ettiniz
2.en tedhulû: girmeniz
3.el cennete: cennet
4.ve lemmâ: ve olmadıkça
5.ye'ti-kum: size gelir
6.mesele: durum, haller
7.ellezîne: o kimseler, onlar
8.halev: gelip geçti
9.min kabli-kum: sizden önce
10.messet-hum: onlara dokundu, isabet etti, başına geldi
11.el be'sâu: şiddetli belâ
12.ve ed darrâu: ve darlık, zarar, sıkıntı, felâket
13.ve zulzilû: ve sarsıldılar
14.hattâ: olacak kadar
15.yekûle: söyleyecek, diyecek
16.er resûlu: resûl
17.ve ellezîne: ve o kimseler, onlar
18.âmenû: âmenû oldular, îmân ettiler
19.mea-hu: onun yanında
20.metâ: ne zaman
21.nasrullâhi (nasru allâhi): Allah'ın yardımı
22.e lâ: değil mi, (öyle) değil mi
23.inne nasrallâhi (nasra allâhi): muhakkak ki, mutlaka Allah'ın yardımı
24.karîbun: yakın


Yoksa siz, sizden öncekilerin başına gelenler, sizin de başınıza gelmeden cennete gireceğinizi mi sandınız? Peygamber ve onunla beraber mü’minler, “Allah’ın yardımı ne zaman?” diyecek kadar darlığa ve zorluğa uğramışlar ve sarsılmışlardı. İyi bilin ki, Allah’ın yardımı pek yakındır.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder